Vazifeler Dünyasına Hoşgeldiniz

Tüm sorunlarınızın çözümü için gerekli olan vazifeleri bu sitede bulabilirsiniz. 

Eğer sorununuz için gerekli olan vazifeyi sitemizde bulamazsanız, lütfen bizimle iletişim kurunuz.

                                                                                          MESCID NEBEVI MEDINA 

 Allahin Sevgisinin Okyanusu, Evliyalarin Gunesi ( Shems-ul Auliya), Peygamberin (sav) Asigi ve Sevgilisi, Evliyalarin Imami, Kalbimin, Ruhumun, Bedenimin Sahibi, Sultanim, Mursitim Mevlana Celalettin-i Ruminin Hazretleri Turbesi..

UYARI

Türbeden çıkarken sırtınız türbeye dönük çıkmamaya çalışın. Çünkü melekler bu şekilde çıkan kişilere lanet okurlar. Lütfen buna dikkat edin. Peygamberlerin, evliyaların ve sahabilerin türbelerinde melekler vardır. Arkanızı dönüp çıkmak çok büyük saygısızlıktır. Eğer bu şekilde çıkarsanız bereket yerine lanet alırsınız


HADIS

Sizin en hayırlılarınız hanımlarına karşı en iyi davrananlarınızdır

Tirmizi, rada,11, ibn Mace, nikah 50


HADIS

Hiçbir kul, (Abdul Varis'in hadisinde: Kişi) ben kendisine aile efradından, malından ve bütün insanlardan daha sevgili olmadıkça iman etmiş olmaz. Sahih-i Müslim'deki hadis numarası: 62 

HADIS

Allahın rızası, anne ve babanın rızasındadır
Allahın öfkesi de anne babanın öfkesindedir 
Tirmizî


HADIS

Her Peygamberin bir duası vardır Onunla Allah'a dua edegelmiştir Fakat ben duamı Kıyamet gününde ümmetime şefaat etmek için saklıyorum 

Sahih-i Müslim'deki hadis numarası : 293 


HADIS

Kulların kendisinde sabaha erdiği her bir günde muhakkak iki melek iner Bunların Birisi: Ey Allah'ım! Malından infak edene bir bedel ver, diye dua eder Diğeri de: Ey Allah'ım! (Malı) tutucu olana da telef ver, diye beddua eder 

Sahih-i Müslim'deki hadis numarası : 1678 


HADIS

Allahû Teâla bir takım şeyleri farz kılmıştır. Onları zâyi' etmeyiniz. (Bâzı meâsi için) birtakım hadler (yâni cezâlar) göstermiştir. Onlara da tecâvüz etmeyiniz. Bir takım şeyleri harâm etmiştir. Onlara el uzatmayınız. Bir takım şeylerden de unutkanlık (eseri) olmayarak size (mahzâ) merhamet olsun için sükût etmiştir. Onları soruşturmayınız. 

HADIS

Allahu Teâla buyurdu ki: Her kim benim velilerimden bir veliye (Dost) düşmanlık ederse, şüphesiz ben ona i'lân-ı harb ederim. Benim kulum, üzerine farz ettiğim şeyden daha sevgili hiç bir şey ile bana tekarrüb edemez. Bir de kulum nevâfil ile bana peyderpey tekarrüb ede ede nihâyet öyle bir hâle gelir ki, ben onu severim. Onu sevdiğim vakitte de onun işitmesine olan kulağı, görmesine olan gözü, tutup olan eli, yürümesine olan ayağı, söylemesine olan dili olurum. Öylesi benden (bir şey) isterse muhakkak veririm. Bana sığınırsa, onu hıfz ve siyânet ederim. "

(Bu hadis -i şerifi, Buhâri rivâyet etmiştir.)

HADIS

“Mescide girdiğimde Rasulullah sallallahu aleyhi ve sellemi yalnız başına oturuyor gördüm. Yanına oturdum ve dedim ki; “Ey Allah’ın Rasulü! Bize 

namazı emrettin, namaz nedir?” Buyurdu ki;

“Konulmuş şeylerin en hayırlısıdır. Dileyen çoğaltır, dileyen azaltır” 

Dedim ki;

“Ey Allah’ın Rasulü! Amellerin en faziletlisi hangisidir?” Buyurdu ki;

“Allah’a iman etmek ve O’nun yolunda cihaddır.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Mü’minlerin faziletlisi hangisidir?” Buyurdu ki;

“Ahlakı en güzel olanıdır.”

“Ey Allah’ın Rasulü Müslümanların kurtulanı hangisidir?”

“İnsanların dilinden ve elinden selamette olduğu kişidir.”

“Ey Allah’ın Rasulül! Hangi hicret faziletlidir?”

“Sebeblerden hicret etmek”

“Ey Allah’ın Rasulü! Hangi namaz faziletlidir?”

“Kunutu uzun olanı.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Hangi oruç efdaldir?”

“Farzlardan azı, Allah indinde çoktur.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Hangi cihad efdaldir?”

“Yarası çok, kanı en çok dökülenin cihadı.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Hangi köle azadı efdaldir?”

“Fiyatı pahalı ve hanımı ile birlikte azad edilen.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Hangi sadaka efdaldir?”

“Malı az ve sıkıntıda olduğu halde gönül rızası ile fakire verilendir.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Sana inen en büyük ayet hangisidir?”

“Ayetel Kürsi dir. Ey Eba Zer! Yedi kat gökte olanlar 

Kürsidedir ve yeryüzü boşluğuna halka gibi yerleştirilmiştir. Arşın, Kürsi üzerine fazileti, yeryüzü boşluğunun halkadan faziletli olması gibidir.”

Ey Allah’ın Rasulü! Kaç peygamber gönderilmiştir?”

“Yüz yirmi dört bin”

“Ey Allah’ın Rasulü! Bunlardan kaçı rasuldür?”

“Üç yüz on üç tanesi, Onların hepsi affediciydi, çok güzel ahlak sahibi idiler.”

“Onların ilki kimdir?”

“Adem (Aleyhisselam) dır.”

“Ey Allah’ın Rasulü! O rasul bir peygambermiydi?”

“Evet, Allah onu eliyle yarattı, ona ruhundan üfledi, Onu kusurlu kıldı. Ey Ebu Zerr! Onlardan şu dördü süryani idi; Adem, Şit, Hannuh (İdris) -ki ilk kalemle yazı yazan o’dur – ve Nuh (Aleyhimüsselam). Onlardan şu dördü Arabdır; Hud, Şuayb, Salih ve Senin Peygamberin (Aleyhimüs Salatu ves Selam). Ey Ebu Zerr! İsrailoğullarının peygamberlerinin ilki Musa, sonuncusu İsa, Rasullerin ilki Adem, sonuncusu Muhammed (Sallallahu aleyhi ve aliyhim ve sellem)dir.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Allah Azze ve Celle kaç kitab indirmiştir?”

“Yüz Suhuf ve dört kitap. Şit’e elli sahife, Hannuh (İdris)”e otuz sahife, İbrahim’e on sahife, Musa’ya on sahife nazil olmuştur. Ve Allah Azze ve Celle Tevrat, İncil, Zebur ve Furkan’ı da indirmiştir.” (Aleyhimüssalatu vesselam ve ecmain)

“Ey Allah’ın Rasulü İbrahim Aleyhisselam’ın sahifelerinde neler vardı?”

“Tamamı misallerden ibaretti; “Ey gurura kapılmış hükümdar! Şüphesiz Ben, bazıları, bazılarının üzerinden dünyalık toplamısı için göndermedim seni! Mazlumun duasına cevap olarak gönderdim seni! Şüphesiz Ben, kafir bile olsa mazlumun duasını geri çevirmem.” Onda şu misal de vardı; “Akıl sahibinin dört saati vardır; Bir saat Rabbi Azze ve Celle’ye münacaat eder, Bir saat nefsini hesaba çeker, Bir saat Allah’ın yarattıkları hakkında tefekkür eder, Bir saati de yeme içme ihtiyacı için boş bırakır.”

“Akıl sahibi şu üç halin dışında göçmez; Ahiret hazırlığında, maaşı için çalışması, haram olmayan lezzeti."

Akıl sahibinin, zamanını makbul işlerle gözetmesi, dilini muhafaza etmesi, amelinin çok, lafının az olması, ancak gerektiğinde konuşması gerekir.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Musa Aleyhis Selam’ın sahifelerinde neler vardı?”

“Tamamı ibretlerden ibaretti. Şaşılır haline ki, öleceğini bildiği halde ferahtır. Kaderi bildiği halde yorulur durur. Dünyanın, dünya ehlini aldattığını gördüğü halde onunla tatmin olanın haline şaşılır. Yine o kimsenin haline şaşılır ki; hesaba çekileceğini bildiği halde amel etmez!” sonra dedim ki;

“Ey Allah’ın Rasulü! İbrahim ve Musa Aleyhimesselam’a nazil olanlar, sana nazil olanda var mıydı?” Buyurdu ki;

“Evet. Oku Ey Ebu Zerr!;

“(Günahlardan) temizlenen kimse, gerçekten kurtuluşa ermiştir. Rabbinin ismini zikredip namaz kılan da. Fakat (siz) dünya hayatını üstün tutarsınız! Halbuki ahiret daha hayırlı ve daha kalıcıdır. Şüphesiz bu (anlatılanlar) elbet ilk sahifelerde, İbrahim’in ve Musa’nın sahifelerinde de vardır.” (A’la;14-19)

“Ey Allah’ın Rasulü! Bana tavsiyede bulun.”

“Sana Allah’tan korkmanı tavsiye ederim. Şüphesiz O işinin başıdır.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Devam et”

“Sana Kur’an okumak ve Allah’ı zikretmek gerekir. Şüphesiz bu senin için sema’da bir zikir ve yeryüzünde bir nurdur.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Biraz daha”

Seni çok gülmekten sakındırırım. Muhakkak ki o, kalbi öldürür, yüz nurunu giderir.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Biraz daha”

“Sana cihad etmen gerekir. Şüphesiz o, ümmetimin ruhbaniyetidir.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Biraz daha”

“Hayır konuşman dışında susmalısın. O, şeytanı kovar, din işlerinde yardımcındır.”

“Ey Allah’ın Rasulü! Biraz daha”

“Senden aşağı durumda olanlara bak, senden yukarıdakilere göz dikme! En uygunu budur. Allah’ın,  

üzerindeki nimetini hor görme!”

“Ey Allah’ın Rasulü! Biraz daha artır”

“Miskinleri sev ve onlarla beraber otur”

“Ey Allah’ın Rasulü! Biraz daha artır”

Akrabalık bağlarını, onlar kesse bile, sen gözet”

“Ey Allah’ın Rasulü! Biraz daha artır”

“Acı bile olsa gerçeği söyle!”

“Ey Allah’ın Rasulü! Biraz daha artır”

“Allah yolunda hiçbir kınayıcının kınamasından korma!”

“Ey Allah’ın Rasulü! Biraz daha artır”

“Nefsinden bildiklerin seni insanlardan uzaklaştırır. Nefsinde olmayanı onlarda da bulamazsın. Nefsinden bilmediğini, insanlardan bilmen ayıp olarak sana yeter. Veya sevdiğin şeylerde onlara hased etmen de ayıp olarak sana yeter.” Sonra elini göğsüme vurdu ve buyurdu ki;

Ey Ebu Zerr! Tedbir gibi akıl, geri durmak gibi vera, güzel ahlak gibi asalet yoktur” 


HADIS 
Müslüman müslümanın kardeşidir Ona zulmetmez,onu düşmanına teslim etmez. Kim, mümin kardeşinin bir ihtiyacını giderirse Allah da onun bir ihtiyacını giderir Kim müslümanı bir sıkıntıdan kurtarırsa, bu sebeple Allah da onu kıyamet günü sıkıntılarının birinden kurtarır Kim bir müslümanın kusurunu örterse, Allah da Kıyamet günü onun kusurunu örter. 
[Buhârî – Müslim ]


HADIS

İnsanı helâk eden şu yedi şeyden kaçının Onlar nelerdir ya Resulullah dediler Bunun üzerine Allaha şirk koşmak, sihir, Allahın haram kıldığı cana kıymak, faiz yemek, yetim malı yemek, savaştan kaçmak, suçsuz ve namuslu mümin kadınlara iftirada bulunmak buyurdu

[Buhâri – Müslim]


Ümmetimden Her devirde sabikun (hayırlarda önderlik eden ehlullah) bulunur. (Ebu nuaym,Hilyetül evliya;Süyuti,el camiul sağir 2.No 7327)


Şüphesiz Allahu teala bu ümmet için heryüz senenin başında onları dinleri yenileyecek (kalpleri nifak ve gafletten, halleri bid'at ve ma'siyetten temizleyip kulları Allah'a sevkedecek ) kimseler gönderir. (ebu davud,melahim;....)


(Gerçek Rabbani) alimler ikram (ve hürmet ediniz.Onlar Peygamber varisleridir.Kim onlara ikram (ve hürmette) bulunursa Allah ve Resulune hürmette bulunmuş olur. (Suyuti, El camiusağir 1. 212;hatimb Tarih 4)


(Gerçek Rabbani) Alimler peygamberlerin varisleridir.Şüphesiz Peygamberler altın ve gümüş (cinsi maddi şeyler) miras bırakmazlar.Onlar sadece ilim bıraktılar.kim o ilmi alır (ve hakkı ile amel edip yayar) sa (dünya ve ahiret) büyük bir nasib ( ve derece) elde etmiş olur. (Ebu davud,1;Tirmizi,ilim 19;İbnu mace mukaddime 17..)


(Gerçekten ahirete yönelmiş bir) alim, yeryüzünde Allah'ın sultanı (en büyük delili)dir.kim ona çatarsa helak olur. (Deylemi,müsned 3.103;suyuti camiıl sağir 2


Yine Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:

Nezdimizde bir eli(ihsanı) bulunan hiç kimse yoktur ki, o ihsan sebebiyle biz ona (misliyle veya daha fazlasıyla) karşılıkta bulunmayalım. Ancak Ebu Bekr bundan hariç. Çünkü, onun nezdimizde yardım varsa da, onun karşılığını Kıyamet günü ona Allah verecektir. Bana Ebu Bekr'in malı kadar kimsenin malı faydalı olmadı. Benim müslüman olmasını teklif ettiğim herkesten bir zorluk gördüm, Ebu Bekr hariç. Zira o teklifim karşısında hiç tereddüd etmeden kabul etti. Eğer kendime bir dost (halil) ittihaz etseydim, mutlaka Ebu Bekr'i dost edinirdim. Haberiniz olsun, arkadaşınız Allah Teâla'nın dostu (halilullah'tır)."
Tirmizi, Menakıb